LANZAROTE SÖZLEŞMESİ (Çocukların Cinsel Suistimal ve Cinsel İstismara Karşı Korunmasına İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi) 17 YAŞINDA!
25Ekim2024,Cuma
Çocukların Cinsel Suistimal ve Cinsel İstismara Karşı Korunmasına İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi (Lanzarote Sözleşmesi) 17 yaşına girerken, çocuklar halen korunamıyor. Türkiye’de 13 yıldır yürürlükte olan Lanzarote Sözleşmesi’ne rağmen Tekirdağ’da istismar edilen 2 yaşındaki bebek kaldırıldığı hastanede hayatını kaybediyor. 8 yaşındaki Narin’in öldürülme nedeni ve katilleri halen belirsizliğini koruyor. Soruşturma devam ederken siyasal iktidara mensup bir milletvekili “Bizlerin bazen bilmediği, bazen bilip söylemememiz gereken şeyler var. Çünkü aile bizim dostlarımız” diyor. Batman’da evinin önünde asılı bulunan 8 yaşındaki kız çocuğunun soruşturması cinsel istismar bulgularını gösteren adli tıp raporuna rağmen hızlıca kapatılıyor. Gazeteciler tehdit ediliyor. Siyasi gücün soruşturma dosyalarına karıştığı şüphesi, soruşturmalara gölge düşürüyor.
2011 yılından bu yana bağlı olduğumuz Lanzarote Sözleşmesi’nin hükümleri etkin bir şekilde uygulanmadığı gibi, kamu görevlileri, politikacılar, siyasal iktidar mensubu yöneticiler çocuk cinsel istismarını meşru gösterecek şekilde “bir kereden bir şey olmaz”, “küçüğün rızası”, “erken evlilik ve cinsel istismar suçu ayrıştırılmalıdır” benzeri söylemleri ile suçu affedilebilir bir zemine çekiyor ve suça teşvik ediyorlar. Çocuk istismarcılarına “af”anlamına gelecek yasal düzenlemeleri her yargı paketinin içinde ısıtıp ısıtıp gündeme getirenler, evlilik yaşını düşürmenin de fırsatını kolluyorlar.
Ülkede halen çocuk yaşta resmi evlilikler gerçekleştiriliyor. TÜİK'in 2021 yılında açıkladığı 16-17 yaşında resmi olarak evlendirilen çocuk sayısı 12.919 ve çocuk evliliğine verilen izinler aile mahkemelerinden büyük bir hızla çıkmaya devam ediyor.
Medeni Kanun’da tanımlanan yaştan önce gerçekleşen “evlilik” adı altındaki çocuk istismarlarının sayısını tespit etmekse mümkün görünmüyor. Çünkü Bakanlık veri toplamıyor, mevcut verileri ise kamuoyu ile şeffaf bir şekilde paylaşmıyor.
Çocuklar, kanunen suç sayılan yaşta, devletten maaş alan din görevlileri eliyle ve dini nikahla “evlilik” adı altında istismarın kucağına atılıyor. Çocuklara dini nikah yapanlar, istismara teşvikeden söylemlerde bulunanlar, yardım ve yataklık eden aileler, suçu bildirmeyenler cezalandırılmıyor.
Çocuk istismarını önlemek için etkin, bütüncül bir politika ve bu politikayı uygulamayı sağlayacak nitelikli bir mekanizma halen yok. Oysa Lanzarote Sözleşmesi, çocukların cinsel istismardan ve sömürüden korunması konusunda devletlere nasıl bir yol haritası izleyeceklerini gösteriyor.
Sözleşmenin taraf devletlere yüklediği sorumlulukları siyasal iktidara ve çocukları korumakla sorumlu her kademe kurum ve kuruluşa tekrar hatırlatıyoruz:
18 yaş ve altındaki her bireyin çocuk olduğunu temel ilke olarak gözetin!
Uluslararası sözleşmeleri esas alarak çocukları cinsel sömürü ve cinsel istismardan koruyucu politikalar geliştirin!
İlk ve orta öğretim düzeyinde çocukların yaşlarına ve gelişimlerine uygun olarak cinsel istismar ve sömürüden kendilerini koruma yollarına ilişkin bilgiler edinmelerini sağlayın!
Sadece çocuk istismarı ve sömürüsüne yönelik telefon ve internet üzerinden ihbar, danışma ve bilgilendirme hattı kurun!
Çocuk cinsel istismar ve cinsel sömürü suçlarında etkin soruşturma ve kovuşturma yürütün! Faillerin etkili, orantılı ve caydırıcı yaptırımlarla cezalandırılmasını sağlayın! İyi hal indirimi, haksız tahrik indirimi, infaz indirimi gibi cezasızlık sonucunu doğuracak uygulamalara geçit vermeyin!
Soruşturma ve kovuşturma aşamalarında mağdurların mümkün olan en az travmaya maruz kalmalarını sağlayın!
Çocuk istismarı affı anlamına gelen açıklamalar yapanları, suça teşvik edenleri, yardım ve yataklık edenleri cezalandırın!
Çocuk istismarı ve cinsel sömürüsü suçlarına yönelik veri tabanı oluşturun!
Evlenme yaşını 18 yaş olarak sabitleyin! İstisnalara yer vermeyin!
İstismar mağduru çocukların ön kabulünün yapılacağı merkezleri ve Çocuk İzlem Merkezleri’ni (ÇİM) çoğaltın!
Çocuklarla temas halinde çalışan bireylerin işe alınması, eğitilmesi ve farkındalığının arttırılmasını sağlayın!
Kamuya yönelik farkındalık ve bilinç arttırma kampanyalarını yaygınlaştırın!
Mağdurların fiziksel ve psiko-sosyal iyileşmelerine yardımcı olmak üzere destek mekanizması kurun!
LANZAROTE SÖZLEŞMESİ (Çocukların Cinsel Suistimal ve Cinsel İstismara Karşı Korunmasına İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi) 17 YAŞINDA!
Çocukların Cinsel Suistimal ve Cinsel İstismara Karşı Korunmasına İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi (Lanzarote Sözleşmesi) 17 yaşına girerken, çocuklar halen korunamıyor. Türkiye’de 13 yıldır yürürlükte olan Lanzarote Sözleşmesi’ne rağmen Tekirdağ’da istismar edilen 2 yaşındaki bebek kaldırıldığı hastanede hayatını kaybediyor. 8 yaşındaki Narin’in öldürülme nedeni ve katilleri halen belirsizliğini koruyor. Soruşturma devam ederken siyasal iktidara mensup bir milletvekili “Bizlerin bazen bilmediği, bazen bilip söylemememiz gereken şeyler var. Çünkü aile bizim dostlarımız” diyor. Batman’da evinin önünde asılı bulunan 8 yaşındaki kız çocuğunun soruşturması cinsel istismar bulgularını gösteren adli tıp raporuna rağmen hızlıca kapatılıyor. Gazeteciler tehdit ediliyor. Siyasi gücün soruşturma dosyalarına karıştığı şüphesi, soruşturmalara gölge düşürüyor.
2011 yılından bu yana bağlı olduğumuz Lanzarote Sözleşmesi’nin hükümleri etkin bir şekilde uygulanmadığı gibi, kamu görevlileri, politikacılar, siyasal iktidar mensubu yöneticiler çocuk cinsel istismarını meşru gösterecek şekilde “bir kereden bir şey olmaz”, “küçüğün rızası”, “erken evlilik ve cinsel istismar suçu ayrıştırılmalıdır” benzeri söylemleri ile suçu affedilebilir bir zemine çekiyor ve suça teşvik ediyorlar. Çocuk istismarcılarına “af”anlamına gelecek yasal düzenlemeleri her yargı paketinin içinde ısıtıp ısıtıp gündeme getirenler, evlilik yaşını düşürmenin de fırsatını kolluyorlar.
Ülkede halen çocuk yaşta resmi evlilikler gerçekleştiriliyor. TÜİK'in 2021 yılında açıkladığı 16-17 yaşında resmi olarak evlendirilen çocuk sayısı 12.919 ve çocuk evliliğine verilen izinler aile mahkemelerinden büyük bir hızla çıkmaya devam ediyor.
Medeni Kanun’da tanımlanan yaştan önce gerçekleşen “evlilik” adı altındaki çocuk istismarlarının sayısını tespit etmekse mümkün görünmüyor. Çünkü Bakanlık veri toplamıyor, mevcut verileri ise kamuoyu ile şeffaf bir şekilde paylaşmıyor.
Çocuklar, kanunen suç sayılan yaşta, devletten maaş alan din görevlileri eliyle ve dini nikahla “evlilik” adı altında istismarın kucağına atılıyor. Çocuklara dini nikah yapanlar, istismara teşvikeden söylemlerde bulunanlar, yardım ve yataklık eden aileler, suçu bildirmeyenler cezalandırılmıyor.
Çocuk istismarını önlemek için etkin, bütüncül bir politika ve bu politikayı uygulamayı sağlayacak nitelikli bir mekanizma halen yok. Oysa Lanzarote Sözleşmesi, çocukların cinsel istismardan ve sömürüden korunması konusunda devletlere nasıl bir yol haritası izleyeceklerini gösteriyor.
Sözleşmenin taraf devletlere yüklediği sorumlulukları siyasal iktidara ve çocukları korumakla sorumlu her kademe kurum ve kuruluşa tekrar hatırlatıyoruz:
LANZAROTE SÖZLEŞMESİ’Nİ ETKİN UYGULAYIN!
25 Ekim 2024
EŞİK-Eşitlik İçin Kadın Platformu
www.esik.org.tr
iletisim@esikplatform.net