Kadınların evlendikleri erkeğin soyadını taşıma zorunluluğu kalkıyor. Ailede eşitlik, toplumda eşitlik.
27Ocak2024,Cumartesi
Medeni Yasa’nın“evlenen kadının kocasının soyadını taşımasını”zorunlu kılan 187. Maddenin birinci ve ikinci cümlesi Anayasa Mahkemesi’nce iptal edilmişti.
Mahkeme’nin “kadın erkek eşitliğine uygun yeni bir düzenleme” yapılması için TBMM’ye verdiği dokuz aylık süre 28 Ocak’ta doluyor.
Anayasa’nın 90. Maddesi gereğince ve birçok AİHM veAnayasa Mahkemesi kararında vurgulandığı gibi, BM Ayrımcılığa Karşı Sözleşme – CEDAW dahil birçok uluslararası sözleşmeye aykırı olan bu hüküm zaten YOK HÜKMÜNDE idi. Artık kesinlikle yok hükmündedir.
Yasal boşluk da yoktur: Anayasa’nın eşitlik ve ayrımcılık yasağını düzenleyen 10. Maddesi, ailede eşitliği düzenleyen 41. Maddesi ve CEDAW’ın 16/g hükmü yürürlüktedir ve doğrudan uygulanacak hükümlerdir.
Evli kadınlar, evlenecek kadınlar dikkat
Artıkevlilikte kendi soyadıyla devam etmek isteyen kadınlar için dava açma zorunluluğu kalkmıştır.
* Evli kadınlar, hemen bugün Nüfus Müdürlüklerine başvurarak, evliliklerine evlilik öncesi soyadları ile devam edebilirler.
* Evlenecek olan kadınlar bundan böyle evlilik öncesi soyadlarını kullanacaklarını beyan ederek hayatlarını kendi soyadları ile sürdürebilirler.
İktidarın gündemindeki 8. Yargı paketi ile Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı yok sayılarak kadının soyadı ile ilgili 187. maddenin eskisi gibi aynen korunmak istendiğini, kadınlara erkek eşlerinin soyadını kullandırma dayatmasının sürdürüldüğünü görüyoruz.
Kadının kimliğinin yanı sıra tüm hayatına el koymak isteyen bu cinsiyetçi dayatmayı reddediyoruz.
Çocuğun soyadı ve nüfus kütüklerinde de eşitlik
Soyadı konusu, tüm yönleriyle bir bütün olarak ele alınmalıdır.
* Eşler sadece kendi soyadlarını taşımak; eşlerden birinin soyadını ya da yeni bir adı aile adı olarak seçmek hakkına sahip olmalıdır.
* Anne de çocuğa kendi soyadını verebilmelidir.
* Evli kadının erkeğin kütüğüne nakledilmesi, çocuğun da babanın kütüğüne yazılması uygulamasına son verilmelidir. Evlilik durumunda aile için yeni kütük açılmalıdır.
Tüm kadınlara ve kamuoyuna sesleniyoruz:
Türkiye kadın hareketi onyıllardır soyadı hakkı için mücadele ediyor. Artık onyıllar, yüzyıllar kaybetmek istemiyoruz. Tüm kadınları mutlak kişilik hakları olan soyadına sahip çıkmaya; tüm kurumları ve erkekleri de bu hakka saygı duymaya çağırıyoruz.
Kadınların evlendikleri erkeğin soyadını taşıma zorunluluğu kalkıyor. Ailede eşitlik, toplumda eşitlik.
Medeni Yasa’nın“evlenen kadının kocasının soyadını taşımasını”zorunlu kılan 187. Maddenin birinci ve ikinci cümlesi Anayasa Mahkemesi’nce iptal edilmişti.
Mahkeme’nin “kadın erkek eşitliğine uygun yeni bir düzenleme” yapılması için TBMM’ye verdiği dokuz aylık süre 28 Ocak’ta doluyor.
Anayasa’nın 90. Maddesi gereğince ve birçok AİHM veAnayasa Mahkemesi kararında vurgulandığı gibi, BM Ayrımcılığa Karşı Sözleşme – CEDAW dahil birçok uluslararası sözleşmeye aykırı olan bu hüküm zaten YOK HÜKMÜNDE idi. Artık kesinlikle yok hükmündedir.
Yasal boşluk da yoktur: Anayasa’nın eşitlik ve ayrımcılık yasağını düzenleyen 10. Maddesi, ailede eşitliği düzenleyen 41. Maddesi ve CEDAW’ın 16/g hükmü yürürlüktedir ve doğrudan uygulanacak hükümlerdir.
Evli kadınlar, evlenecek kadınlar dikkat
Artıkevlilikte kendi soyadıyla devam etmek isteyen kadınlar için dava açma zorunluluğu kalkmıştır.
* Evli kadınlar, hemen bugün Nüfus Müdürlüklerine başvurarak, evliliklerine evlilik öncesi soyadları ile devam edebilirler.
* Evlenecek olan kadınlar bundan böyle evlilik öncesi soyadlarını kullanacaklarını beyan ederek hayatlarını kendi soyadları ile sürdürebilirler.
İktidarın gündemindeki 8. Yargı paketi ile Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı yok sayılarak kadının soyadı ile ilgili 187. maddenin eskisi gibi aynen korunmak istendiğini, kadınlara erkek eşlerinin soyadını kullandırma dayatmasının sürdürüldüğünü görüyoruz.
Kadının kimliğinin yanı sıra tüm hayatına el koymak isteyen bu cinsiyetçi dayatmayı reddediyoruz.
Çocuğun soyadı ve nüfus kütüklerinde de eşitlik
Soyadı konusu, tüm yönleriyle bir bütün olarak ele alınmalıdır.
* Eşler sadece kendi soyadlarını taşımak; eşlerden birinin soyadını ya da yeni bir adı aile adı olarak seçmek hakkına sahip olmalıdır.
* Anne de çocuğa kendi soyadını verebilmelidir.
* Evli kadının erkeğin kütüğüne nakledilmesi, çocuğun da babanın kütüğüne yazılması uygulamasına son verilmelidir. Evlilik durumunda aile için yeni kütük açılmalıdır.
Tüm kadınlara ve kamuoyuna sesleniyoruz:
Türkiye kadın hareketi onyıllardır soyadı hakkı için mücadele ediyor. Artık onyıllar, yüzyıllar kaybetmek istemiyoruz. Tüm kadınları mutlak kişilik hakları olan soyadına sahip çıkmaya; tüm kurumları ve erkekleri de bu hakka saygı duymaya çağırıyoruz.
Soyadı hakkına sahip çıkacağız.
Ailede eşitlikten, toplumda eşitlikten vazgeçmeyeceğiz.
27 Ocak 2024
EŞİK – Eşitlik İçin Kadın Platformu
www.esik.org.tr